Doğum yapmayı öğrendiğim 5 şey
Üç bebeği üç farklı şekilde geçirdikten sonra, bu ifadeyi yapmak için kendimi makul derecede nitelikli hissediyorum: bebek sahibi olmak için "doğru" bir yol yok. Ve "doğum öncesi vitaminlerinizi almanın" yanı sıra, hamile kadınlar için tavsiyeler tek bedene uygun değildir.
Herkesin bebeklerin nasıl doğması gerektiğine dair bir fikri vardır ve sinirsel hamile kadın için yepyeni bir insanın vücudundan çıkma korkutucu görevi ile karşı karşıya kalan bu görüşler ezici bir şekilde yüksek sesle ve kafa karıştırıcı şekilde farklı olabilir.
Size kesin ateş tanrıça ipuçlarını vermeyi denemek yerine, kimsenin ne yaptığını bilmediğine dair güvence verdiğim öğrendiğim beş şeyi paylaşmak istiyorum. Doğum, yoğun ve dağınık bir inanç sıçramasıdır ve diğer tarafa geçtiğinizde, dünyada böyle bir his yoktur.
1. Bir plana sahip olmak iyidir
İçgüdülerinizin size nasıl doğum yapmak istediğiniz hakkında söylediklerini göz ardı etmeyin.
İşçilik sırasında güvende ve desteklenmiş hissetmenize yardımcı olabileceğini düşündüğünüz şeyleri ve karşı-üretken olabilecekleri düşünmek faydalı olacaktır. Başka kadınların doğum hikayeleriyle birlikte kanıta dayalı bir bilgi karışımı okuduğumda, ne tür bir doğum yapmak istediğimi çok iyi anladım.
Tabii ki, daha önce hiç yapmadığınız bir şey için yüzde 100 hazırlıklı olmanın bir yolu yoktur, ancak umutlarınızı ve korkularınızı yazmak sizin düşüncelerinizi sipariş etmek ve emek sırasında hazır bulunan kişilerin bilmesi için yararlı bir araç olabilir. Size en iyi şekilde destek olmak.
2. Ancak esneklik çok önemlidir
Bu, ön yarıkları yapıp yapamayacağınızla ilgili değil - üçüncü bebeğimin doğumunda, ebe, dizleri kulağımın arkasına biraz daha esnek olabileceğimi düşündüğümde bir nokta olmasına rağmen. Ancak burada bahsettiğim esneklik, emek sırasında atılabilecek ve sık sık atılan eğri toplarına uyum sağlama yeteneğidir.
Doğum çok tahmin edilemez olabilir. Bu nedenle, hiç kimse size mükemmel bir doğum garanti edemez. Sert bir beklenti kümesiyle emeğe girmek, hayal kırıklığı için bir reçetedir. Yapabileceğiniz en iyi şey, kendinizi güvendiğiniz insanlarla kuşatmak ve ardından deneyime teslim etmektir.
3. Her kadın farklı
Daha önce hiç doğum yapmadıysanız, nasıl başa çıkacağınızı ya da vücudunuzun nasıl tepki vereceğini söylemenin bir yolu yoktur. Bir kadın için işe yarayan başka bir işe yaramayabilir.
Örnek olay: Hem ilk çocuğumuza hamile olan arkadaşım ve ben, hem de tıbbi nedenlerden dolayı teşvik ettik. İndüksiyonum yoğun ve uzundu ve 12 saat sonra acil sezaryen ile oğlum doğdu. Arkadaşımın indüksiyonu sorunsuz geçti ve damlamadan beş saat sonra oğlunu vajinal olarak doğurdu.
Ve bunun gibi bir sürü hikayem daha var çünkü emek ve doğum her kadın için eşsiz bir deneyim.
Karşılaştırma sevinç ve doğum veren hırsızdır. Kendinizi diğer kadınlarla ve onların deneyimleriyle karşılaştırarak sevinçten mahrum etmeyin. Doğumunuz nasıl giderse gidin, düşündüğünüzden daha cesur olduğunuzu keşfedeceksiniz. BUNU YAPABİLİRSİNİZ.
4. Bunu yapmanın kolay bir yolu yok
Evet, bunu yapabilirsin. Fakat gerçek şu ki, dünyaya bebek getirmenin tamamen acısız bir yolu yok. Emek acı vericidir. Taçlanma gerçekten çok acı verici. Ancak karın ameliyatı da parkta yürümek değildir, bu nedenle sezaryenlerin kolay bir çıkış yolu olduğunu düşünen hiç kimse açıkça bağırsaklarında bir kesikten çıkarılmış bir bebeğe sahip olmamıştır.
Üç babam üç farklı şekilde geldi. Bir acil sezaryen, bir ilaç, VBAC'ı tüm ilaçlar ile birlikte ve son olarak, sadece gazla 140 dakikalık bir vajinal doğum. Kesin ve en doğal doğum benim için kesinlikle en iyisiydi ama aynı zamanda HOURS'un en kısasıydı, bu yüzden bu hiç akıllıca değildi.
Bana üç kişi götürdü, nasıl doğum yapılacağını ve kontrolün nasıl sağlanacağını gerçekten anlamaya başladım. Belki sadece yavaş bir öğreniciyim. Fakat bir şey her seferinde aynıydı; bebeğimi ilk kez tutmak, dünyadaki en iyi duygudu.
5. Doğum sadece başlangıçtır
Bir bebek hala vücudunuzun içindeyken, düşüncelerinizin ve enerjilerinizin odak noktası onları nasıl çıkaracağınızla ilgilidir.
Doğum epik bir deneyim, soru yok. Ancak, ilerideki yaşam süresi ile karşılaştırıldığında nispeten kısa bir süre. Bu bebek nihayet kucağınızda olduğunda, çocuk yetiştirmenin getirdiği sayısız diğer zorlukları müzakere etmeye başladığınızda oraya nasıl gittikçe daha az önem kazandı.
Bu, doğum deneyiminin önemli olmadığını ve o doğumla ilgili kalıcı duyguların geçerli olmadığını söylemek değildir. İlk bebeğimin sezaryen ile doğduğunu kesinlikle hayal kırıklığına uğrattım. İstediğim şeyin tam tersiydi ve diğer insanlara bebeğimin nasıl doğduğunu anlattığımda kendimi başarısız olduğumu hissettirdi. Fakat bu, kucağımda tuttuğum güzel, sağlıklı bebeğin tuhaflığına benziyordu.
Eğer mutluysanız ve iyileşiyorsanız ve bebeğiniz büyüyorsa, o zaman nasıl geldiklerini düşünmeyin. Sadece sizi bekleyen deneyimlerin ömrü boyunca önemsizdir.